Enflasyon nasıl hesaplanır?
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yaptığı işlerden bir tanesi de enflasyonu hesaplamaktır. TÜİK, çeşitli ürün ve hizmetlerden oluşan bir sepet hazırlayarak Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) isimli bir ölçüt oluşturmuştur. Aslında yaptıkları iş ortalama bir tüketicinin hayatı boyunca ihtiyacıolabilecek ürünleri ve hizmetleri belirlemektir. Barınma ihtiyacı, yakıt, evleri için doğalgaz ya da arabaları için benzin olabilir. Kısaca, içinde bir bireyin ihtiyacı olabilecek her şeyi barındıran hayali bir sepet hazırlamaya çalışırlar ve bu sepetin toplam fiyatının 1. yılda ne olduğuna bakarlar.
Diyelim ki ilk yıl bu sepet 100 lira tutarında. Sepetteki bir ürün ya da hizmetin fiyatı ve sepet toplamına göre yüzdesi de ayrıca hesaplanır. Sonra bu sepetteki ürünleri değiştirmeden ilerleyen yıllarda fiyatları takip etmeye devam ederler. İkinci yılda bu sepet diyelim ki 102 lira tuttu. O zaman istatistik kurumu tüketici için hizmet fiyatlarının 2 lira kadar arttığını, yani fiyatların yüzde 2 yükseldiğini duyuracaktır. Bu tespiti genellikle haberlerde “Enflasyon yüzde 2 yükseldi” şeklinde duyarız.
Enflasyon dışarıdan bakınca hesaplaması kolaymış gibi görünebilir ama değildir. Çünkü örneğin televizyon gibi bir teknolojik ürüne bakıyorsanız işler biraz daha zorlaşabilir. Yeni teknolojiler çıktıkça bir önceki yıl sepete eklediğimiz ürün ucuzlayacaktır. Bu yüzden aynı ürüne mi bakılmalı, yoksa her yıl benzer ya da ortalama yeni bir ürün üzerinden mi gidilmeli gibi şeyler sorulmaktadır. Ortalama ürünleri takip ederseniz, her yıl tamamen farlı bir ürüne bakıyor olursunuz. Bu gibi sorunlara enflasyon hesaplamasında sıkça rastlanır.
Değişik zaman aralıklarında o günün durumuna göre sepette bulunan ürün ya da hizmetlere daha az ya da daha fazla ağırlık verilmesi, veya günün şartlarını karşılayan farklı ürünlerle değiştirilmesi yüzünden enflasyon hesaplamasında bir çok tartışma yaşanabilir.
0 yorum:
Yorum Gönder