Ads 468x60px

Faiz dip yaptı, paradan para kazanma dönemi artık bitiyor

Türkiye’nin notunun yatırım yapılabilir seviyeye çıkacağına güvenen yerli ve yabancı yatırımcı TL’ye akın edince devlet tahvili faizi yüzde 7’nin altını gördü. Böylece ‘parayı faize yatır, yan gelip yat’ döneminin de sonuna gelindi.
TÜRKİYE ekonomisinin gösterdiği performans tüm dünyayı kıskandırırken, TL’ye olan güven de
doruğa çıktı. Başbakan Erdoğan’ın “Euro Zone değil TL Zone’da kalacağız” açıklamasının hemen ardından devlet tahvillerinin faizi dün yüzde 7’nin altına görürken, dolar da 1.79’un altına düştü. Gelecek hafta olası not artışıyla sınıf atlamaya çalışan Türkiye’de yıllardır parayı faize yatırıp, çalışmadan kazanma döneminin de sonuna gelindi. Fitch’in gelecek hafta yapacağı toplantıda Türkiye’nin not artışına gideceği beklentileriyle yabancı yatırımcıların akın ettiği piyasalarda, borsa rekor üstüne rekor kırarken, faizler de sert geriledi.

Borsa 3. gün de rekoru sürdürdü
Tahvil-bono piyasasında gösterge tahvilin bileşik faizi dün 2011 Ocak ayından beri en düşük seviye olan yüzde 6.99’u gördü. Analistler, fonlama maliyetindeki düşüş, not artırım beklentileri ve Hazine’nin düşük borç çevirme politikası sebebiyle kısa vadede gösterge tahvil faizindeki düşüşün devam edeceğini kaydediyor. Avrupa’da ülkelerin borç bulamadığı 2012 yılı boyunca Türkiye’de faizler 4.5 puan düştü. Öte yandan, not artışı beklentisinin etkili olduğun borsada, yurt dışı piyasalarda ABD verileriyle yaşanan yükselişe paralel, rekor serisini üçüncü güne taşıdı. Endeks, günü yüzde 0.03 yükselişle 72.552 puanla zirvesinden kapattı.

Merkez Bankası Başkanı Başçı: Sıcak para hareketi kontrol altında
MERKEZ Bankası Başkanı Erdem Başçı, yeni geliştirdikleri politika araçları sayesinde kısa vadeli sermaye akımlarının yol açtığı olumsuz yan etkileri daha kolay bertaraf edebildiklerini söyledi. Düzenlenen toplantıda Başçı, sıcak paraya karşı alınan önlemleri Nobel Ödüllü İktisatçı Joseph Stiglitz’in de aralarında olduğu dünyaca ünlü iktisatçılara anlattı. Başçı, şöyle konuştu: “Döviz ile yerel para birimi cinsinden likiditeyi birbirinden bağımsız yönetebilen bir merkez bankası, kısa vadeli sermaye akımlarının yol açtığı olumsuz yan etkileri daha kolay bertaraf edebilir. TCMB yeni geliştirdiği politika araçları sayesinde şu anda bu imkana sahip bulunmaktadır.”

Sanayici üretim ve yatırım için heyecanlandı
Faiz düşüşü reel sektörü de heyecanlandırdı. Düşük faizin finansman maliyetlerini ucuzlatacağını söyleyen sanayiciler, üretim, yatırım ve istihdamın artacağını, buna paralel notun yükseleceğini kaydetti.
-GYİAD Başkanı Burcu Akdarı Toprak: Türkiye’nin yatırım yapılabilir ülke notuna ulaşması  halinde taşıdığı riskler ve bunun için ödediği yüksek faiz bedeli giderek azalacaktır. Bu nedenle özellikle TL faizlerinde risklerin azalması ile gerileme olacaktır. Artık Türkiye’de getiriler yani faizler artık diğer yatırım yapılabilir ülkeler gibi daha makul seviyelere gerileyecek. Böylece faizlerden yüksek getiri elde etme döneminin sona ereceği düşünülebilir. Şu anda enflasyon ile karşılaştırıldığında Türkiye’de negatif faiz var, yani reel olarak paradan para kazanılmıyor. Hepsi bir arada değerlendirildiğinde not artışı ve enflasyonun makul seviyelere inmesi ile faizden elde edilen getiriler düşecektir.
-TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça: Bugün izlenen ekonomi politikasını esas itibariyle finansal istikrarı gözeterek, enflasyonun düşürülmesi ilkesi çerçevesinde büyümeyi desteklemek olarak özetleyebiliriz. Faizlerin düşük seyretmesi büyüme açısından olumludur. Reel sektör ve KOBİ’ler için daha fazla üretim ve yatırımın başlıca koşulları, siyasi ve ekonomik istikrarın korunması ve ekonominin dış şoklara karşı kırılganlığının azalmasıdır. Bu koşullar sağlandığında not artırımları da kendiliğinden gelecektir. Bunun için OVP’de çizilen bütçe disiplininin korunmasının, enflasyonun düşürülmesinin ve rekabet gücünü yükseltecek reformların yapılmasının önemli.
-İSO Başkanı Tanıl Küçük: Uygulanan nispeten gevşek para politikası ve not artış beklentileri devletin borçlanma faizlerini düşürdü. Bu noktada devlet tahvillerindeki faiz gerilemesinin kredi faizlerine de düşüş olarak yansıması sanayimizin finansman maliyetleri açısından önemli. Beklentimiz Ekim 2012 sonu itibariyle yüzde 14 civarında seyreden ticari kredi faizi oranlarının düşmesi. Sanayimizin finansman maliyetleri ucuzladığı zaman üretimin canlanması, istihdamın sürdürülebilmesi daha kolay hale gelir.
-TÜMSİAD Başkanı Dr. Hasan Sert: Paradan para kazanma dönemi üretim artıran bilinçli bir Türkiye için zaten terk edilmişti. Şimdi bu şartlarla daha da olumlu gelişecektir.


Kaan Zenginli
STAR Gazetesi

0 yorum:

Yorum Gönder

UYARI: Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.Oluşabilecek her türlü maddi ve manevi zararlar site ziyaretçilerini bağlayıp sitemizin herhangi bir sorumluluğunun olmadığını peşinen kabul etmiş sayılır. ariyordum free backlink freebanner4u